Yorum Yok
6 Gün 5 Gece
Gurup Turu
16 kişi
___
Butik Karadeniz Yayla Turları 2022
Trabzon Havalimanında sizleri karşıladıktan sonra Doğu Karadeniz’e Fırtına Vadisinden harika bir giriş yapıyoruz.
İlk günümüzde Karadeniz’i doyasıya içimize çekeceğiz, dereleri, yaylaları, köyleri ve Hemşin kültürünü yakından tanıyacağız. Karadeniz’in derinliklerine Çat vadisini yola çıkıyoruz. Yaylaların hava ve yol durumuna göre bol manzaralı sisli bulutlu Hemşin’in en güzel yerlerinden Pokut – Sal yaylalarına gideceğiz.2050 metre rakıma biraz sarsıntılı bir yolculukla ulaştıktan sonra zirvelerde yürüyüşümüz ve öğlen yemeğimiz olacak. Konaklamamız Pokut yaylasında sıfır ışıkta yıldızlar altında olacak.
Pokut yaylasına çıkmadan önce güzergahımız boyunca olan Zilkale’yi, Şenyuva köyünü ziyaret ediyoruz. Güzergahımız boyunca vereceğimiz fotoğraf ve dinlence molalarında tarihi köprüleri, dereleri ve harika manzaraları göreceğiz
KONAKLAMA : Pokut Yaylası
Pokutta uyandıktan sonra güne güzel bir kahvaltı ile başlıyoruz. İkinci günümüzde Endemik bitki örtüsü ile doğa harikası başka bir yer olan Kamilet Vadisi. Sahil yolundan Arhavi’ye ulaştıktan sonra Kapistre Deresini takip ederek vadideki ilk durağımız Kamilet ve Soğucak derelerinin kesişiminde bulunan taş işçiliğinin en güzel örneklerinden Tarihi Çifte Kemer Köprü. Tarihi köprüde fotoğraf molasından sonra araçla bir süre daha vadinin içinden yürüyüş yapacağımız yere hareket ediyoruz. Hafif-orta derece zorlukta bir yürüyüş yaparak Kamilet Vadisi canlılarını besleyen Mençuna Şelalesine varıyoruz. Şelale kenarında serinledikten sonra manzaranın keyfini enfes yayla çayı ile çıkarıyoruz.
Mençuna şelalesi sonrası Vadinin en lezzetli yöresel yemeklerini tatmak üzere öğlen yemeği için şelaleden iniş yapıyoruz.
Sıradaki rotamız sakin şehir Şavşat… Harika doğa manzaraları ile devam eden yolcuğumuz Şavşat’ın muhteşem manzarasını izleyebileceğimiz Yavuzköy seyir terasında son buluyor. Seyir terası sonrası istersek biraz yürüyüş yapıp günümüzü tamamlamak üzere konaklayacağımız otele gidiyoruz.Akşam ateş başında buluşuyoruz
Konaklama :Şavşat
Kahvaltımızın ardından sakin şehir Şavşat’ta ilk durağımız olan tarihi Tibet kilisesi’ne gidiyoruz. Rehberimiz kilise tarihi hakkında bizi bilgilendirdikten sonra kilise yanında en güzel örnekleri ile ahşap evleri görüp yörenin insanlarını tanıyabileceğimiz çay kahve sohbet keyfimize geçiyoruz.
Tatlı sohbetimiz sonrasında sıradaki yolculuğumuz Şavşat’ın en sakin yerlerinden Veliköy. Veliköy sonrası ise zirvelere doğru tırmanışımız devam ediyor. Rotamız Arsiyan Dağının eteklerindeki Balık ve Şırata gölleri. Araçla balık gölüne vardıktan sonra, ormanın içine doğru yürüyüşe geçiyoruz. Hafif-orta zorlukta bir yürüyüşle Şırata gölüne varıyoruz. Mevsimine göre su miktarı değişen gölde, yüzmek isteyenler yüzebilir. Eğer isterseniz Arsiyan’a karşı gölün kıyısında gölün suyunda ayaklarınızı serinleterek keyfini çıkarabilirsiniz.
Göller sonrası bize yorgunluğumuzu unutturacak öğle yemeğimiz var.
Zihnimizi yollardaki manzaralarla karnımızı yöresel yemeklerle doyurduktan sonra Sahara Milli Parkına doğru yola çıkıyoruz. Milli park içerisinde heyelan set gölü olan Şavşat Karagöl’e geçiyoruz. Göl kıyısında güzel bir yürüyüş yapıyoruz.
Sonrasında Karagöl gezimizden sonra günümüzü noktalamak üzere doğada ender bulunan bir güzellik için sizi sürprizimize götürüyoruz. Umarız beğenirsiniz..
Konaklama :Şavşat
Güzel bir Şavşat sabahına uyandıktan sonra duyu organlarımızın tamamına hitap edecek harika bir doğa yolculuğu ile el değmemiş bir coğrafya olan Macahel’e yola çıkıyoruz.
Güzergahımız olan Yeşil yolda köyler, dereler, ormanlar ve yaylalara sırasıyla bizi bekliyor, dilediğimiz kadar yürüyor dilediğimiz kadar derelerde serinliyoruz.
Meydancık köyündeki dinlencemizde yöre insanlarıyla bir araya gelerek yaşanmışlıklarını ve hikayelerini dinleyeceğiz. Sonrasında yine yeşil yoldan sırasıyla Papart ve Çurupira yaylalarına gidiyoruz. Gürcistan’la olan doğal sınırımıza 100 metre mesafede olan Çurupira yaylasının zirvelerinde manzara eşliğinde bizim için hazırlanmış Gürcü mutfağının yöresel yemeklerini yiyoruz.
Yemek sonrasında yeşil yolculuğumuz devam ederek, Macahel’in Borçka sınırları içerisinde kalan köylerini geçip konaklayacağımız otele varıyoruz. 1921 yılında yapılan referandum sonucu Macahel halkını oluşturan 18 köyden 12’si Gürcistan 6’sı Türkiye tarafında kalmayı tercih etmiştir. Macahel’de bulunduğumuz süre boyunca rehberimiz bize bu konuda oldukça detaylı bilgileri yörenin yaşanmışlıklarıyla birlikte paylaşacaktır.
Konaklama: Macahel
Bugün Keyif günü Macahel’in keyfini çıkaracağız. Başka bir yerde bulamayacağımız lezzette ve uzun bir yöresel kahvaltı ile güne başlayacağız.
Kahvaltı sonrası ilk durağımız Karçal dağlarından gelen derelerin muhteşem görseli Türkiye’nin tek kırımdan dökülen en yüksek şelalesi olan 63 metre yüksekliğindeki Maral Şelalesi. Şelaleyi tam karşıdan gören bir cepheden seyir keyfinin yanı sıra isteyenler ile şelalenin altına iniyoruz. Aşağı iniş oldukça dik ve dikkatli bir şekilde inmek gerekiyor.
Çoğunlukla korkuluklu merdivenler olan inişte grup olmanın verdiği faydalardan yararlanıyoruz. Herkes birbirine yardım ediyor. Cesaretli olanları, aslında soğuk olmayan ama çok yukarıdan döküldüğü için rüzgarın etkisiyle soğuyan suya davet ediyoruz. Başka bir yerde deneyimleyemeyeceğiniz bu güzelliği kaçırmamanızı öneriyoruz. Yaşadığımız bu deneyim ile soğuyan bedenlerimiz, indiğimiz o dik patikayı çıkarken ısınıyor. Dönüşte öğle yemeğimizi başka bir güzel mekanda alıyoruz.
Yemek sonrasında bölgenin en eski camisini ziyaret edeceğiz. İremit Camii ahşap işçiliği ve kök boyaların buluştuğu küçük ama farklı bir cami. Bu muhteşem camiye rehberimizin anlatacağı ilginç ve tarihi bilgilerle hayranlığınızın daha çok artacağını düşünüyoruz.
Sıradaki durağımız Gürcistan sınırındaki Camili köyü ve köyde bulunan Gürcistan sınır kapısı. Bu sınır kapısı şu anda normal vatandaşların kullanma izni olmayan ancak eskiden yoğun kar yağışı ile yolların kapanmasıyla kullanılan hikayelerle dolu bir sınır kapısı. Yine Camili köyüne ismini veren eski ahşap camiyi ziyaret ediyoruz. Çoğunluğu ahşap olan
Yaşam kalitemize ciddi bir katkısı olacağına inandığımız el değmemiş coğrafya Macahel’den güzel bir kahvaltı sonrasında ayrılıyoruz.
Borçka’ya doğru yola çıktıktan sonra Macahel geçidinde manzara ve oksijen molası vereceksiniz. Nefes terapisi ile manzaranın tadını çıkarırken sislerin bulutların izin verdiği kadar harika fotoğraf çekebilmeyi umuyoruz.
Sıradaki durağımız heyelanlar sonrası oluşmuş olan Borçka Karagöl, harika manzarası eşliğinde göl çevresinde bol bol fotoğraf çekerek güzel bir yürüyüş yapıyoruz…
Karagöl gezimizden sonra öğle yemeğine geçiyoruz. Ardından Yemek sonrası sahil yoluna çıkıyoruz ve gezimizin son durağı olan Çay Fabrikasına gidiyoruz. Çayın hangi aşamalardan geçtiğini görebileceğimiz atölyelerde sofralarımıza ulaşırken geçtiği işlemleri ve karadeniz çayının demleme yöntemlerini birebir yerinde görerek öğreniyoruz.
Çay fabrikasını ziyaret ettikten sonra sonrasında maalesef sizleri uğurlamak üzere Trabzon Havalimanı’na doğru yola çıkıyoruz…
Trabzon Havalimanında sizleri karşıladıktan sonra Doğu Karadeniz’e Fırtına Vadisinden harika bir giriş yapıyoruz.
İlk günümüzde Karadeniz’i doyasıya içimize çekeceğiz, dereleri, yaylaları, köyleri ve Hemşin kültürünü yakından tanıyacağız. Karadeniz’in derinliklerine Çat vadisini yola çıkıyoruz. Yaylaların hava ve yol durumuna göre bol manzaralı sisli bulutlu Hemşin’in en güzel yerlerinden Pokut – Sal yaylalarına gideceğiz.2050 metre rakıma biraz sarsıntılı bir yolculukla ulaştıktan sonra zirvelerde yürüyüşümüz ve öğlen yemeğimiz olacak. Konaklamamız Pokut yaylasında sıfır ışıkta yıldızlar altında olacak.
Pokut yaylasına çıkmadan önce güzergahımız boyunca olan Zilkale’yi, Şenyuva köyünü ziyaret ediyoruz. Güzergahımız boyunca vereceğimiz fotoğraf ve dinlence molalarında tarihi köprüleri, dereleri ve harika manzaraları göreceğiz
KONAKLAMA : Pokut Yaylası
Pokutta uyandıktan sonra güne güzel bir kahvaltı ile başlıyoruz. İkinci günümüzde Endemik bitki örtüsü ile doğa harikası başka bir yer olan Kamilet Vadisi. Sahil yolundan Arhavi’ye ulaştıktan sonra Kapistre Deresini takip ederek vadideki ilk durağımız Kamilet ve Soğucak derelerinin kesişiminde bulunan taş işçiliğinin en güzel örneklerinden Tarihi Çifte Kemer Köprü. Tarihi köprüde fotoğraf molasından sonra araçla bir süre daha vadinin içinden yürüyüş yapacağımız yere hareket ediyoruz. Hafif-orta derece zorlukta bir yürüyüş yaparak Kamilet Vadisi canlılarını besleyen Mençuna Şelalesine varıyoruz. Şelale kenarında serinledikten sonra manzaranın keyfini enfes yayla çayı ile çıkarıyoruz.
Mençuna şelalesi sonrası Vadinin en lezzetli yöresel yemeklerini tatmak üzere öğlen yemeği için şelaleden iniş yapıyoruz.
Sıradaki rotamız sakin şehir Şavşat… Harika doğa manzaraları ile devam eden yolcuğumuz Şavşat’ın muhteşem manzarasını izleyebileceğimiz Yavuzköy seyir terasında son buluyor. Seyir terası sonrası istersek biraz yürüyüş yapıp günümüzü tamamlamak üzere konaklayacağımız otele gidiyoruz.Akşam ateş başında buluşuyoruz
Konaklama :Şavşat
Kahvaltımızın ardından sakin şehir Şavşat’ta ilk durağımız olan tarihi Tibet kilisesi’ne gidiyoruz. Rehberimiz kilise tarihi hakkında bizi bilgilendirdikten sonra kilise yanında en güzel örnekleri ile ahşap evleri görüp yörenin insanlarını tanıyabileceğimiz çay kahve sohbet keyfimize geçiyoruz.
Tatlı sohbetimiz sonrasında sıradaki yolculuğumuz Şavşat’ın en sakin yerlerinden Veliköy. Veliköy sonrası ise zirvelere doğru tırmanışımız devam ediyor. Rotamız Arsiyan Dağının eteklerindeki Balık ve Şırata gölleri. Araçla balık gölüne vardıktan sonra, ormanın içine doğru yürüyüşe geçiyoruz. Hafif-orta zorlukta bir yürüyüşle Şırata gölüne varıyoruz. Mevsimine göre su miktarı değişen gölde, yüzmek isteyenler yüzebilir. Eğer isterseniz Arsiyan’a karşı gölün kıyısında gölün suyunda ayaklarınızı serinleterek keyfini çıkarabilirsiniz.
Göller sonrası bize yorgunluğumuzu unutturacak öğle yemeğimiz var.
Zihnimizi yollardaki manzaralarla karnımızı yöresel yemeklerle doyurduktan sonra Sahara Milli Parkına doğru yola çıkıyoruz. Milli park içerisinde heyelan set gölü olan Şavşat Karagöl’e geçiyoruz. Göl kıyısında güzel bir yürüyüş yapıyoruz.
Karagöl gezimizden sonra günümüzü noktalamak üzere doğada ender bulunan bir güzellik için sizi sürprizimize götürüyoruz. Umarız beğenirsiniz..
Konaklama :Şavşat
Güzel bir Şavşat sabahına uyandıktan sonra duyu organlarımızın tamamına hitap edecek harika bir doğa yolculuğu ile el değmemiş bir coğrafya olan Macahel’e yola çıkıyoruz.
Güzergahımız olan Yeşil yolda köyler, dereler, ormanlar ve yaylalara sırasıyla bizi bekliyor, dilediğimiz kadar yürüyor dilediğimiz kadar derelerde serinliyoruz.
Meydancık köyündeki dinlencemizde yöre insanlarıyla bir araya gelerek yaşanmışlıklarını ve hikayelerini dinleyeceğiz. Sonrasında yine yeşil yoldan sırasıyla Papart ve Çurupira yaylalarına gidiyoruz. Gürcistan’la olan doğal sınırımıza 100 metre mesafede olan Çurupira yaylasının zirvelerinde manzara eşliğinde bizim için hazırlanmış Gürcü mutfağının yöresel yemeklerini yiyoruz.
Yemek sonrası yeşil yolculuğumuz devam ederek, Macahel’in Borçka sınırları içerisinde kalan köylerini geçip konaklayacağımız otele varıyoruz. 1921 yılında yapılan referandum sonucu Macahel halkını oluşturan 18 köyden 12’si Gürcistan 6’sı Türkiye tarafında kalmayı tercih etmiştir. Macahel’de bulunduğumuz süre boyunca rehberimiz bize bu konuda oldukça detaylı bilgileri yörenin yaşanmışlıklarıyla birlikte paylaşacaktır.
Konaklama: Macahel
Bugün Keyif günü Macahel’in keyfini çıkaracağız. Başka bir yerde bulamayacağımız lezzette ve uzun bir yöresel kahvaltı ile güne başlayacağız.
Kahvaltı sonrası ilk durağımız Karçal dağlarından gelen derelerin muhteşem görseli Türkiye’nin tek kırımdan dökülen en yüksek şelalesi olan 63 metre yüksekliğindeki Maral Şelalesi. Şelaleyi tam karşıdan gören bir cepheden seyir keyfinin yanı sıra isteyenler ile şelalenin altına iniyoruz. Aşağı iniş oldukça dik ve dikkatli bir şekilde inmek gerekiyor. Çoğunlukla korkuluklu merdivenler olan inişte grup olmanın verdiği faydalardan yararlanıyoruz. Herkes birbirine yardım ediyor. Cesaretli olanları, aslında soğuk olmayan ama çok yukarıdan döküldüğü için rüzgarın etkisiyle soğuyan suya davet ediyoruz. Başka bir yerde deneyimleyemeyeceğiniz bu güzelliği kaçırmamanızı öneriyoruz. Yaşadığımız bu deneyim ile soğuyan bedenlerimiz, indiğimiz o dik patikayı çıkarken ısınıyor. Dönüşte öğle yemeğimizi başka bir güzel mekanda alıyoruz.
Yemek sonrasında bölgenin en eski camisini ziyaret edeceğiz. İremit Camii ahşap işçiliği ve kök boyaların buluştuğu küçük ama farklı bir cami. Bu muhteşem camiye rehberimizin anlatacağı ilginç ve tarihi bilgilerle hayranlığınızın daha çok artacağını düşünüyoruz.
Sıradaki durağımız Gürcistan sınırındaki Camili köyü ve köyde bulunan Gürcistan sınır kapısı. Bu sınır kapısı şu anda normal vatandaşların kullanma izni olmayan ancak eskiden yoğun kar yağışı ile yolların kapanmasıyla kullanılan hikayelerle dolu bir sınır kapısı. Yine Camili köyüne ismini veren eski ahşap camiyi ziyaret ediyoruz. Çoğunluğu ahşap olan
Yorum Yok
Yorum Yok
Yorum Yok
Yorum Yok
Bir cevap yazın